Satürasyon Ne Demek? Oksijen Satürasyonunun Referans Değerleri Kaçtır?

Oksijen satürasyonu çok sık duyulan bir terim olmasına rağmen anlamı bilinmemektedir. Satürasyon doygunluk anlamına gelir. Oksijen satürasyonu ise kan içerisinde var olan oksijen miktarının doygunluğunu ifade eden bir kalıptır. Aynı zamanda SPO2 olarak da anılır. Oksijen doygunluğu kişiden kişiye değişebilir ve bu doygunluğun düşük olması ya da yüksek olması gözlemlenebilen durumlar arasındadır.

Herkesin farklı vücut yapısı ve metabolizması olmasına karşılık oksijen temel hayat unsurlarının başında gelir. Dolayısıyla oksijen satürasyonunda referans değerler herkes için aynıdır.

  • Sağlıklı oksijen satürasyonu referans aralığı: %95-100
  • Oksijen desteğine ihtiyaç duyulan satürasyon aralığı %90 ve altı

Normal şartlarda %94 ile %99 arasında olan oksijen satürasyonu referansı sağlıklı olarak tanımlanır. Yine %90’lara kadar tolere edildiğine  rastlamak mümkündür. Fakat %90’ın altına düşen bir oksijen satürasyonu ciddi solunum rahatsızlıklarına sebebiyet verebilir. Bu nedenle oksijen ilaçları, solunuma yardımcı ürünler kullanma zorunluluğu doğar.

SPO2 Nedir? Oksijen Doygunluğu Nasıl Ölçülür?

Oksijen doygunluğu için kullanılan terim SpO2 olarak karşımıza çıkar. Aynı zamanda bu doygunluk oranı yaşa bağlı olarak farklılaşabilir. Genç ve sağlıklı bireylerde %95 ile %100 arasında değişkendir. Genellikle %98-99 seviyelerinde çıkar. Ancak 70 yaş ve üzeri kişilerde %95 seviyesi baz alınan referans satürasyon değeridir. 70 yaşını geçmiş olan kişilerde ölçümlenen %95’lik oksijen satürasyonu normal sonuç olarak ele alınır.

Kırmızı han hücrelerimizin içerisinde hemoglobin yer almaktadır. Oksijene doymuş olan hemoglobin miktarı aslında SpO2 olarak tanımlanan oksijen satürasyonunun ta kendisidir. Zira kanımızda dolaşan kalsiyumu da oksijeni de hemoglobinler taşımaktadır. Akciğer sorunları, solunum problemleri ve birçok rahatsızlık aslında oksijen satürasyonu seviyesiyle doğru orantılıdır.

Oksijen satürasyonu nasıl ölçülür konusuna değinecek olursak kullanılmakta olan iki metot vardır.

  • AKG
  • Nabız oksimetresi

Oksijen Satürasyonu Düşüklüğü Neden Olur?

Çok sayıda rahatsızlık ya da çevresel faktör oksijen satürasyonu düşüklüğüne sebep olabilir. Buna bağlı olarak ise solunum problemleri yaşanabilir, kalıcı bazı hasarlar meydana gelebilir. Çünkü yeteri kadar oksijen kan dolaşımıyla beraber taşınmazsa ciddi sorunlar baş gösterecektir.

Oksijen satürasyonu düşüklüğü gibi bir tanımlamanın yapılabilmesi için oranın %90’ın altında olması gerekir. Oksijen satürasyonu düşüklüğü nedenleri açısından incelendiğinde ise karşımıza şu sonuçlar çıkmaktadır.

  • Pulmoner Emboli
  • Kalp yetmezliği
  • Anemi
  • Kan pıhtılaşması
  • Kırmızı kan hücrelerinde azalma
  • Akciğer rahatsızlıkları
  • Obezite
  • Kronik Obstrüktif akciğer hastalığı(KOAH)
  • Kardiyovasküler hastalıklar
  • Doğum kaynaklı kalp rahatsızlıkları
  • Uyku apnesi
  • Amfizem
  • Demir eksikliği anemisi
  • Bronşit ve Astım

Aynı zamanda illa ki bir hastalığın değil çevresel faktörlerin de etkili olabileceğini unutmamak gerekir. Örneğin bebeklerde oksijen satürasyonu düşüklüğü görülmesinin en büyük nedeni bulunduğu ortamda sigara içilmesidir. Çevresel faktörler arasında şunlar sayılabilir.

  • Ortamın temiz havadan mahrum kalması
  • Oksijen seviyesinin çok düşük olması
  • Sigara dumanı gibi solunumu olumsuz etkileyecek faktörler olması
  • Yüksek rakımdan kaynaklı oksijen yetersizliği
  • Bebeğin anne sütü içmemesi
  • Solunum yollarının tıkanmış olması

Çevresel faktörler pek çok kez SpO2 düşüklüğü için temel sebepler arasında yer alabilir. Ayrıca bazı tetikleyici unsurlar ve rahatsızlıklar oksijen satürasyonu düşüklüğünde önemli rol oynayabilir.

  • Solunuma mani anestetikler ve narkotikler
  • Akciğer çökmesi(Pnömotoraks)
  • Interstisyel akciğer rahatsızlıkları
  • Akut Solunum yolu problemi
  • Akciğerlerde sıvı birikmesi
  • Yara olan veya hasar görmüş akciğer(Pulmoner Fibroz)
  • Akciğerde kan pıhtısı(Pulmoner Embolizm)
  • Uyku apnesi
  • Kullanılan ilaçların solunuma yan etkileri

Oksijen Satürasyonu Düşüklüğünün Belirtileri Neler?

Oksijen satürasyonunda düşüş yaşayan kişilerde bunun gözlemlenmesi belirli semptomlarla mümkün olabilir. Belirtiler kesinlikle solunumun güçleştiği yönündedir. Aynı zamanda zor solumak, yeterli, oksijen alamamak gibi durumlar bazı etkileri doğurabilir.

  • Nefes alıp vermekte güçlük çekmek
  • Terleme
  • Zihnin bulanması
  • Baş dönmesi
  • Baş ağrısı
  • Göğüste ağrı
  • Cildin morarması
  • Aşırı terleme
  • Kalp atışında hızlanma
  • Halsizlik
  • Öksürük
  • Cildin ve dudakların morarması
  • Sesli solunum

Oksijen Satürasyonu Düşüklüğünün Tedavi Yöntemleri

Eğer ki oksijen satürasyonu düşüklüğü söz konusu ise bunun tedavisi için öncelik sebebini bulmaktan geçer. Teşhis edilmeli ve neden olan faktör bilinerek ona göre bir tedavi metodu uygulanmalıdır. Doktorunuz tarafından size sunulacak olan bu tedavi yöntemi aynı zamanda çeşitli destekleyicilerle sonuçlanabilir.

Özellikle solunumu kolaylaştıracak olan bir nefes cihazı çok büyük bir risk faktörü olmayan durumlarda işlevsel olacaktır. Risk faktörü daha yüksek ise bu durumda oksijen cihazına bağlı kalmak ve satürasyonun kontrol altına alınması önem arz eder.

Oksijen satürasyonu düşüklüğüne ne iyi gelir diyerek daha doğal bir metot arayanlar içinse beslenme düzenini rayına oturtmak, düzenli su içmek ve egzersiz yapmak tavsiye edilebilir. Düzenli nefes egzersizi yaparken aynı zamanda sıvı tüketimini arttırmak işe yarayacaktır. Ki yaban mersini, pancar, çilek, enginar ve kırmızı biber gibi antioksidanları tüketmek uzman doktorlar tarafından önerilir.

Oksijen Satürasyonu Yüksekliğinin Belirtileri Neler?

Aynı zamanda oksijen satürasyonu düşüklüğü ciddi bir problem iken bazı durumlarda da oksijen satürasyonunda artış gözlemlenebilir. Bu durum ise teknik olarak kanın oksijen doygunluğunun çok daha yüksek olması anlamına gelir. Belirtileri ise şu şekildedir. Elbette ki ideal referans aralığı olan ve SpO2 için evrensel olarak kabul edilen %95-100 aralığında oksijen satürasyonuna sahip olmak sağlıklı olanıdır.

  • Yüz bölgesinde kızarıklıklar
  • Nabzın yavaşlaması
  • Nefes alıp vermenin yavaşlaması
  • Kanın azalması
  • Nefes alıp verirken zorlanma
  • Konvülsiyon
  • Baş ağrısı
  • Akciğer damarlarında daralma
  • Beyin damarlarında daralma

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Hızlı yorum için giriş yapın.


Giriş Yap