Suşinin Tarihi

Pek çoğumuz yemeği yemek ile yetiniriz tarihi ile yapılışı ile ilgilenmeyiz merak etmeyiz ama bazı insanlar bunu merak eder.

Yöresel yemeklere ülkelere ait yemeklere karşı ilgi duyar yapılışlarını ve tarihlerini merak eder, Öncelik ile suşi uzak doğu yemeğidir. Japon yemeği olarak bilinse de güney doğu Asya bölgesine ait bir yemektir. Son dönemlerde moda olsa da kökeni oldukça eskiye dayanıyor suşinin. Ortaya çıkışı ise bizim ülkemize ait olan bir yemek ile oldukça benzerlik gösteriyor ki bu yemeğin adı çiğ köftedir.

Çiğ köftenin ortaya çıkışı İbrahim peygambere dayanır. O dönemde nemrut İbrahim peygamberi ateşe atmayı planlamaktadır ve bunun için civarda bulunan bütün odunları toplatıp çok büyük bir ateş yaktırır bu ateş öylesine büyüktür ki havada ki kuşu kapar durumdadır.

Söylentiye göre, O zamanda yaşayan bir adam evine gider karısına ne yemek olduğunu sorar ve karısından aldığı yanıt nemrut bütün odunları toplattırdı ateş yakmayı da yasakladı bu yüzden yemek yapamadım der.

Fakat açtır o sırada kadın elinde bulunan eti baharatı ve bulguru bir birine katar yoğurdukça ortaya çiğ köfte denilen yemek çıkacaktır.

Suşinin ortaya çıkışı ise o dönemde balığı bozulmaktan koruyacak bir soğutucu sisteminin olmaması sayesindedir.

Balık bozulmasın diye balığı tuza ve pirince sararak muhafaza ediyorlardı. Bu sayede balık çok uzun süre bozulmadan durabiliyordu. Belli bir süre geçip balık demlendiğinde ise balık tüketilebiliniyordu. Bu sayede bugün modern mutfağın vazgeçilmez lezzetlerinden biri olan suşi ortaya çıkmıştır.

Yemekler her yörede o yörenin insanının damak tadına göre şekil alır. Makarna Türkiye’de sade olarak ve baharatlı olarak tüketilebilinir iken İtalya’da yani ana vatanında çok daha farklı yöntemler ile tüketiliyor.

Her yörenin damak tadı farklı olduğundan yemeklerde o yöreye göre değişiklik gösterebiliyor. Suşi içinde bu durum değişmedi.

Japonlar kendi soslarını eklediler bu balığa. Kendi damak tatlarına uygun vaziyete getirdiler. Yerel içecekleri olan sake suşiye ayrı bir tat katmıştı onlar için. Sake pirinç şarabıdır.

Türklerde eskiden kullanılan kımız ne ise bizim için sakede Japonlar için odur.

19. yüz yıla geldiğimizde ise aşçılar suşi için çiğ balık kullanmaya başladılar yanlarına ekledikleri sosları daha farklı ve keskin tatlardan seçtiler. Sokağa inildikçe bu yemek oldukça farklı şekillerde karşımıza çıktı.

Nigiri tarzı suşi sokaklarda balık tezgahlarında ortaya çıkan bir türdür. Daha sonra ikinci dünya savaşından sonra balık tezgahları hijyen yüzünden azaltıldı.

Fakat Nigiri tarzı suşiyi seven insanlar bu suşiden vazgeçmedi ve bu sayede bu tarz günümüzde hala varlığını sürdürmektedir.

Bazı lezzetler evrenselleşir pizza gibi sadece bir yere ait olamayacak kadar güzeldir çünkü suşide bu lezzetlerden biridir. Bu sayede suşi ülkemizde de halen tüketilmekte olan bir yiyecektir.