Sadaka Vermenin Faziletleri, Sırları Nelerdir? Beladan ve kazalardan korur mu? Ömrü Uzatması Doğru mudur?

Sadaka vermek, normal zamanlarda aklımıza gelmese de mübarek Ramazan ayında buna dikkat ediyoruz. Özellikle Sevgili Peygamberimiz (s.a.v), Ramazada sadakaya büyük önem verirdi. Bizler de en azından 11 ayın sultanı geldiğinde sadaka vererek kazadan, belalardan korunmalıyız. Peki, sadakanın faziletleri, sırları nelerdir? Ömrü uzatıp uzatmadığı doğru mu? Osmanlı çağında sadaka taşı ne işe yarardı? Sadaka ne kadar ve nasıl verilmelidir?

Sadaka Türkçe bir kelime değildir ve Arapçadan dilimize geçmiştir. Türkçe karşılığı doğruluk manasına gelir. Sadaka nedir? Rabbimizin rızasını alabilmek, ekonomik durumu iyi olmayan, yetim, öksüz, ailesi olmayanlara takdim edilen, hem ekonomik hem de manevi destektir. Sadaka, ilk aklınıza geldiği gibi sadece birilerine; para, yemek ve değerli bir şeyler vermek demek değildir.

Zira ALLAH’ın Resulü ümmetine, güler yüzlülük ile verilen selamın bile sadaka olacağını şu hadisiyle bizlere iletmiştir: “Güler yüzle insanlara selam vermen sadakadır. “ Böylesi bir şeyi yapmak hem kolay hem de karşıdaki sevindirir. Sadakayı vermek için evvela kendi ailemiz, akrabalarımız, komşularımız ve yakınlarımızdan başlamalıyız. Sadaka öncesi Rabbimize niyet ederek başlamayı ihmal etmemeliyiz.

Sadaka ne zaman verilmeli sorusunun tam bir yanıtı yoktur. Çünkü ihtiyaç sahibi birine her an sadaka vermek faziletlidir. Tabii, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v)’e iletilen hangi sadaka daha çok faziletlidir? Sorusuna şöyle yanıt vermiştir: Ramazan’da verilen sadakadır demiştir. Onun için bizim de Ramazanda sadakayı vermeyi ihmal etmemiz gerekir.

Sadaka Vermek Neden Önemlidir? Nasıl Verilmelidir?

Sadaka vermek dinen ve vicdanen önemlidir. Yardımlaşma, başkalarının ihtiyaçlarını karşılamak açısından da değerlidir. Sadaka için giyse veya o kişinin işine yaracak eşyalar da verilebilir.

Tabii, şu eşyalardan kurtulalım diye sadaka verme niyeti doğru değildir. Sizin çok sevmenize rağmen onu başkaları için sadaka olarak verebiliyorsanız bu daha faziletlidir. Ayrıca, verilen sadakanın kimseler tarafından bilinmemesi gerekir. Hatta bu konuyla ilgili Bakara suresi 271. Ayette şöyle geçer: Sadakayı alenen verirseniz bu iyidir, ama gizli tutar ve yoksullara gizlice verirseniz, bu sizin için daha hayırlıdır ve bazı kötülüklerinize de kefaret olur. Allah, yaptığınız her şeyden haberdardır. Saklı olarak takdim edilen sadaka, ALLAH’ın gazabını da söndürmektedir.

Sadakaya yürekten vermek bütün kullar için daha hayırlıdır. Başka kişiler bizleri görsün de onlara yaranalım, oradan bir çıkar elde edelim, herkes bizi böyle görsün demek yanlıştır. Rabbimizin rızasını kazanarak bunu yapmalıyız. Eğer, elimizdeki eşyalar bize fazlaysa onları paylaşmak da adaba makbul olacaktır.

Osmanlı’da Sadaka Taşı Uygulaması Nedir, Ne İşe Yarar?

Osmanlı İmparatorluğu çağlarında, 2 metre uzunluğunda, genelde oval veya dikdörtgen şekillerde olan sadaka taşı, o dönemlerin manalı uygulamaları içerisinde yer alırdı. Kimse birilerinden açık şekilde sadaka almak istemez, bu yüzden sadaka taşı uygulaması veren için de alan için de daha hayırlı bir uygulamaydı. Taşın bulunduğu yere, gecenin karanlığında, kimse yokken durumu iyi olanlar para bırakır, benzer şekilde de ihtiyacı olanlar kimse görmeden ihtiyacı kadarını alırdı. Sadakayı veren kişi de hem Rabbinin rızasını hem de bir kulun duasını kazanmış olurdu. Günümüzde böyle bir uygulama için dürüstlük temel nokta olmalıdır.

Sadaka Vermenin Sırları, Faziletleri, Sevapları Nelerdir?

Sadaka vermenin ne kadar sevap, faziletli olduğu Sevgili Peygamberimiz (s.a.v)’in şu hadisinden açıkça söylenmiştir. ALLAH’ın Resulünün eşleri için kendisine hızlı ve tez gelecek olan eş, kolu uzun eştir demiştir. Kadınlar da içlerinde birbirlerinin kollarına bakmış, hangimizin daha uzun diye kontrol etmeye başlamışlar. Eşlerinin içinde de o kişi Hz. Zeynep Annemizmiş. Zira O, çok iş görür, hayır yapan , sadaka veren kişiymiş.

Kolun uzun olmasından kasıt burada boyut manası taşımaz. Çünkü eşlerin içinde bu manada bakıldığında Hz. Sevde Annemiz olması gerekirdi. Ama ALLAH’ın Resulüne hızlı bir şekilde kavuşan kişi Hz. Zeynep olmuştur. O ki hayırseverliği, cömertliği ile tanınan bir kişiymiş.

Başka bir rivayette de anlatıldığına göre Peygamber Efendimiz (s.a.v) şöyle demiştir: İnsanlar hayatını kaybedince 3 amel hariç tüm amellerinin sevabı tamamlanır. Sadaka, birilerinin o şahsında ilminden yararlanması, o kişinin çocuğunun o kul için duada bulunması, yani hayırlı evlat yetiştirmek diyebiliriz.

Başka bir hadiste de: Su nasıl ki ateş durdurur, sadaka da günahları siler.

Sadaka Vermenin Ömrü Uzattığı Doğru mu?

Bizler, eskiden beri ölüm tarihimizin alnımızda yazıldığını söyleriz. Zira dünya üzerinden olan ve olacak tüm kişilerin dünyaya geleceği gün ve canının alacağını gün Levh-i Mahfuzda yazılmaktadır. Lakin sürekli sadaka ömrü uzatır yazıları görüyoruz. Bu gerçek midir?

Sadaka vermenin ömrü uzatmak konusu bizim düşündüğümüzde gibi 70 yaşında 80 yaşına çıkması değildir. Bir kul ki, kendini bildikten sonra birkaç sene yaşar ama o süre içerisinde sürekli hayırlı işler yapar, onun salih amelleri çoktur. Başka bir kişi de, kendini bildikten sonra 60-70 yıl yaşar, ama salih amelleri çok azdır. Buradaki sadaka ömrü uzatır sözünü anlamı daha hayırlı, kazançlı, bereketli bir hayat geçirmek manası taşır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Hızlı yorum için giriş yapın.


Giriş Yap