Padişah Sözleri

Padişah Sözleri Tarihte birçok ülke padişahlar tarafından yönetilmiştir. Padişahlar engin bilgilere sahiptirler. Her alanda eğitim almış bu kişiler gelecek nesillerine miras olarak sözlerini bırakmıştır. Padişahların söylediği güzel sözler, tarihi anlamamıza hayatımıza yön vermemizi de sağlayan en önemli unsurlardandır.  Hele ki gücünü herkese göstermiş bir padişahın verdiği öğütler söylediği sözler kişileri daha da heyecanlandırmış ve bu sözleri hayat yolunda kendilerine rehber edinmiştirler.

Bu sebeplerle tarihe iz bırakmış padişahların da Padişah sözleri, unutulmaz ve her dönemde için geçerliliği koruyarak söylenmeye devam edilirler. Tarih her zaman tekerrür etmiştir. Padişahın sözleri bizlere geçmişten haber verdiği gibi gelecekten de haber verir. Bu sebeple padişahların sözleri bizler için gelecek nesiller için oldukça önemlidir. İleri görüşlü padişahlar bize yol göstererek engelleri yıkmamamıza sebep olabilir. Padişah sözleri bize cesaret verebileceği gibi hangi yolda yürüyeceğimizi de öğretir. Padişahlar cengâver insanlardır. Bilimi de savaşı da iyi bilirler. Bu sebeple padişahların bize verdikleri her öğüt, söyledikleri her söz yaşadıkları zorlu hayatın gerçeklerini yansıtır.

Padişah Sözleri
Padişah Sözleri

Editörün Seçimi ile Düşündürücü Padişah Sözleri

  1. Kanuni Sultan Süleyman: “Adalet mülkün temelidir.”
  2. Yavuz Sultan Selim: “Düşmanlarıma karşı korku vermek, dostlarıma karşı güven aşılamak benim görevimdir.”
  3. Fatih Sultan Mehmet: “Ben İstanbul’u fethetmekle sadece şehri değil, dünyayı fethetmekle de meşgul oldum.”
  4. Sultan Abdülhamid II: “Benim saltanatım halkın hizmetkârlığıdır.”
  5. Sultan Süleyman Han: “Güçlü olmak için, önce adil olmalısın.”
  6. Sultan Murad IV: “Büyük güç, büyük sorumluluk gerektirir.”
  7. Sultan Ahmed III: “Ben halkımın hizmetinde bir kulun kuluyum.”
  8. Sultan Mahmud II: “Bir milletin yükselişi, eğitimle mümkündür.”
  9. Sultan Mustafa Kemal Atatürk: “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.”

Bu sözler, Osmanlı İmparatorluğu döneminde hüküm süren ünlü padişahların liderlik, adalet, güç, millete hizmet ve eğitim gibi önemli konulara vurgu yapan sözleridir. Bu sözler, padişahların felsefelerini, liderlik anlayışlarını ve vizyonlarını yansıtır. Ancak, bazı sözler zamanla efsaneleşmiş veya padişahlarla ilişkilendirilmiş olabilir, bu nedenle kesin söylemler olarak kabul edilmemelidir.

Padişah Sözleri

  • İmparatoruna söyle. Benim kudretimin ulaştığı yere onların hayalleri bile ulaşamaz. Fatih Sultan Mehmet
  • Yenileceğinden korkan, daima yenilir. Yıldırım Bayezid
  • Yardım almaya alışan, emir almaya da alışır! Sultan IV. Murad
  • Kılıç kınından çıkmadıkça it sürüsü dağılmaz. II. Mahmud
  • Bir yeri elde tutmak, o yeri fethetmekten daha zordur. Osman Gazi
  • Zevk, sefa ve rahatı kendimize haram eylemişizdir. II. Mustafa
  • Bu dünya iki padişaha yetecek kadar büyük değildir. Yavuz Sultan Selim
  • Tarih değil, hatalar tekerrür ediyor! Sultan II. Abdülhamid Han

Devletleri yıkan tüm hatanın altında, nice gururun gafleti yatar. Yavuz Sultan Selim

Ey konstantiniye, ya sen beni alırsın, ya ben seni alırım. Fatih Sultan Mehmet

Cesaret insanı zafere, kararsızlık tehlikeye, korkaklık ise ölüme götürür. Yavuz Sultan Selim

Bağdat’ı almaya çalışmak, Bağdat’ın kendinden daha mı güzeldi ne? Sultan IV. Murad

Ben Osmanlı Padişahı, İslâm Halifesi, fakat her şeyden evvel Türk Hakanıyım. V. Mehmet Reşat

Hak arayan varsa, hakkını verin. Başkaldıran varsa, başını kesin. Sultan II. Abdülhamit Han

Cevizin kabuğunu kırıp özüne inmeyen, cevizin hepsini kabuk zanneder. Sultan II. Abdülhamid Han

Kanımla yükselecekse Hz. Muhammed’in dini, alın kılıçla doğrayın beni. Fatih Sultan Mehmet

Adaletin en kötüsü geç tecelli edenidir. Sonunda hüküm isabetli olsa da, geciken adalet zulümdür. Orhan Gazi

Allah, peygamber korkusu bilmez alçaklar! Unutmayın ki, intikam gecikir ama asla yaşlanmaz! Sultan IV. Murad

Düşmanın kurtuluş reçetesi öldürmek içindir. Esaretin bir çeşidi de borçlandırmadır. Sultan II. Abdülhamid Han

Ayrılıktan sızlanmanın vaktinde acılı bülbülüz, ateş kesilir saba yeli gül bahçemizden geçse. Sarı Selim II. Selim

Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi. Kanuni Sultan Süleyman

Yapmak istediğimi sakalımın bir teli bile bilseydi, sakalımın o telini hemen koparır ve yakardım. Fatih Sultan Mehmet

Gidin, daha çok müttefik ve daha büyük ordularla karşıma çıkın ki, kazanacağım şan ve zafer de daha büyük olsun! Yıldırım I. Bayezit

Millet birbirini kırıp geçireceğine bırakın beni öldürsün. İcabı halinde donanmayı kaybetmemek için canımı vermeye hazırım.

Baba, eğer padişah siz iseniz geliniz ve ordunun başına geçiniz. Yok, eğer padişah ben isem, size emrediyorum! Gelip ordunun başına geçiniz. Fatih Sultan Mehmet

Sancak-ı Şerifi sana, seni Yüce Allah’a emanet eyledim. Tatar Hanı’nın sayı ile amel eyle, onun sözünden dışarı çıkma! III. Ahmed

Şahım sen herkesi sadık yar sanma. Sen herkesi dost mu sandın? Belki o, düşman olur. Sadık ol, belki o âlemde komutan olur. Yar olur, düşman olur, komutan olur, sevgili olur. Yavuz Sultan Selim

Dünya devleti ebedi değildir. Fani cihanda hiç kimse de ölümsüz değildir. İnsanların dünyada nefesleri sayılıdır ve ölümsüzlük kapısı kapalıdır. Fatih Sultan Mehmet

Bir karış dahi olsa vatan toprağını satmam, zira bu vatan bana değil milletime aittir. Milletim de bu toprakları ancak aldığı fiyata verir. Çünkü bu topraklar kanla alınmıştır, kanla verilir! Sultan II. Abdülhamid Han

Savaş yalnız sınırlarda olmaz. Savaş bir milletin topyekün ateşe girmesidir. Eğer bu bütünlük sağlanmamışsa zafer tesadüfi, yenilgi kaderdir. Sultan II. Abdülhamid Han

Beni evhamlı sanıyorlardı HAYIR! Ben sadece gafil değildim, o kadar. Kırk yıl şu devletlerin birbirine düşmesini bekledim. Onlar birbirlerine düştü, şimdi ben tahtta değilim. Sultan II. Abdülhamid Han

Kılıcımız parladıkça düşmanın gözü ondan ayrılıp bizi göremez. Ama Allah esirgesin, bir gün paslanır da yaltırıklanmazsa düşman bizi görmek değil, bir de tepeden bakar. Yavuz Sultan Selim

Emir Allah’ındır… Lâkin kulların hiç hatası yok mudur? Andımız olsun ki, Belgrad’ı düşman eline komayız. Velâkin orada kılıçtan geçirilen, katledilen binlerce Müslüman için ağlarız! II. Sultan

Valide, biz Sultanoğlu sultanız, kullanmayacaksak Eyüp Sultan Camii’nde bu kılıcı niçin kuşandık? Kararımız karardır, sefere çıkacağız. Taht uğruna devleti feda etmeyiz. III. Mehmed

Bana ağırlık ve hazine lazım değil. Yerinde kuru ekmek yerim. Vücudumu din uğruna esirgemem. Her ne denli zahmet arzulanırsa, sabr-ü tahammül eylerim. Halka hizmet tamama ermeyince seferden dönmem. Elbette kendim giderim! II. Mustafa

Osmanlı’ya iki kıta üzerinde hükmetmek yetmez! Zirâ i’lâ-yı kelimetullâh azmi iki kıtaya sığmayacak kadar büyük bir davadır. Selçuklu’nun vârisi (mirasçısı) biz olduğumuz gibi Roma’nın (Avrupa’nın) vârisi de biziz! Orhan Gazi

Oğul! Cennet mekân babam Osman Gazi Han bir avuç toprağı beylik yaptı. Biz Allah’ın izniyle beyliği sultanlığa çevirdik. Sen daha da büyüğünü yapacaksın! Osmanlı’ya iki kıta üzerine hükmetmek yetmez. Zira İ’la-yı kelimetullah (Allahü tealanın ismi şerifini yüceltmek, İslamiyet’i yaymak) azmi iki kıtaya sığmayacak yüce bir azimdir. Orhan Gazi

Bak Paşa, sana devlet işlerini doğrulukla yapasın, harbe gidesin, dedim. Gitmedin. Hizmetinde bulunan çalışkan kulları yakasından tutup zorla dışarı atmak cesaretini gösterdin. Ağalara araba gönderdin, yeniçeriler ayaklandı dedin. Ben de zorba aradım. Meğer zorbaların başı senmişsin! II. Ahmed

Nerede bir ilim ehli duyarsan ona rağbet, ikbâl (ilgi) ve yumuşaklık göster. Askerine ve malına gurur getirip müminlerden uzaklaşma. Bizim mesleğimiz ALLAH yolu ve maksadımız Allah’ın dinini yaymaktır. Yoksa kuru kavga ve cihangirlik dâvâsı değildir. Sana da bunlar yaraşır. Daima herkese ihsanda bulun. Memleket işlerini noksansız gör! Hepinizi Allahu Teâlâ’ya emânet ediyorum! Sözlerini tamamladıktan sonra tekrar yanına çağırmış ve vasiyetine hususî olarak şunu da eklemişti: İslâmbol’u (istanbul’u) aç gülzâr (gül bahçesi) et! Osman Gazi

Ceddimiz, devletimizin kurucusu Osman Gazi Hazretlerinden, büyük dedemiz Kanuni Sultan Süleyman’a kadar bütün padişahlar askerin önünde sefere çıkmışlardır. Dedemiz Sultan İkinci Selim’le (II. Selim) cennet mekan pederimiz Sultan Murad (III. Murat) bu usulü bozdular. Biz dahi, başlangıçta seferi paşalarımıza ısmarlamakla hataya düştük. Asker evlatlarımız bizi başlarında görmek isterler. Kararımız odur ki yakında sefere çıkacağız. Hazırlıklar tamamlansın. Küffara haddini bildirmeye gitmek gerekir. III. Mehmet

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Hızlı yorum için giriş yapın.


Giriş Yap